- zekice
- jîrane
Türk-Kürt Sözlük. 2013.
Türk-Kürt Sözlük. 2013.
zekice — zf. Zeki olarak, zekiye uygun bir biçimde Ona göre, Habil in Kabil i öldürmesinde zekice bir yan aranmamalıdır. S. Birsel … Çağatay Osmanlı Sözlük
kamış atmak (veya koymak) — argo birine oyun etmek, arabozanlık etmek Sıkıntılı bir durumdu ama onun kamışı o kadar zekice atması hoşuma gitmişti. R. Erduran … Çağatay Osmanlı Sözlük
taşı gediğine koymak — gerekli bir sözü tam zamanında ve yerinde söyleyerek karşısındaki kimseyi susturmak, zekice davranmak Fırsat çıkmışken kim bilir hangi uzak meseleden tutturup taşı gediğine koymak ve tenkit etmiş olmak için kaplarına sığamıyordu. M. Ş. Esendal … Çağatay Osmanlı Sözlük